Scan to Download Gate App
qrCode
More Download Options
Don't remind me again today

Merkez bankalarını aşan yoğun altın alımı: Stabilcoin kralı Tether'in altın hayali

Makale: Liam, Deep潮 TechFlow

2025 yılında, küresel merkez bankaları eşi benzeri görülmemiş bir altın alım dalgası başlatıyor.

Çin, Hindistan, Polonya, Türkiye gibi ülkelerin merkez bankaları geçen yıl toplamda 1100 tondan fazla altın satın alarak Bretton Woods sisteminin çöküşünden bu yana yeni bir rekora imza attı.

Ancak, bu altın dönüşü rüzgarında, “egemen olmayan” bir alıcı sessizce yükseliyor: stabilcoin kralı USDT’nin ana şirketi Tether.

Bloomberg’in haberine göre, Tether küresel en büyük altın alıcılarından biri haline geldi. En son rezerv raporuna göre, 2025 Eylül ayı itibarıyla şirketin elinde bulunan altının değeri 12.9 milyar doları aşmış durumda; bu da Avustralya, Çekya, Danimarka gibi birçok ülkenin merkez bankasını geride bırakıp küresel ilk 30’a girmesini sağladı.

Daha da şaşırtıcı olan, altın alım hızıdır. Geçen yıl boyunca, Tether haftalık ortalama 1 tondan fazla altın eklemiş durumda; bu hız, küresel merkez bankaları arasında üçüncü sırada yer alıyor, Kazakistan ve Brezilya’nın önünde, hatta Türkiye ve Çin merkez bankalarını da geride bırakıyor.

Üstelik, bu rakamlara altın stabilcoin’i XAU₮’ye karşılık gelen altın rezervleri ve onlarca milyar dolar karla yapılan özel altın yatırımları dahil değil.

Tether, kağıt altın veya ETF değil, gerçek altın külçeleri satın alıyor.

Dünyadaki çoğu merkez bankasının altını İngiltere Bankası veya New York Fed’de saklamasının aksine, Tether kendi kasalarını inşa ediyor ve kendisi gözetim sağlıyor. CEO Paolo Ardoino, röportajında, İsviçre’de “dünyanın en güvenli kasalarından biri”ni inşa ettiklerini açıkladı, ancak tam konumunu açıklamaktan kaçındı.

Deep潮 TechFlow’nun edindiği bilgilere göre, Tether Singapur’da ikinci bir kasa inşa ediyor; bu, Asya rezerv operasyonlarına ve altın stabilcoin’i XAU₮’nin genişlemesine hizmet edecek.

Bir kripto şirketi, merkez bankalarının donanım altyapısını taklit ederek, kendi kasalarını ve küresel dağıtılmış rezerv sistemini kuruyor.

Yakın zamanda, Tether daha da büyük bir adım attı: doğrudan altın piyasasının kalbine insan alımı yaptı.

Bloomberg’e göre, Tether, HSBC’den iki küresel üst düzey değerli metal trader’ını yüksek maaşlar karşılığında transfer etti: küresel metal ticareti yöneticisi Vincent Domien ve EMEA bölgesi değerli metaller finansman yöneticisi Mathew O’Neill. İki isim şu anda istifa sürecinde ve birkaç ay içinde katılmaları bekleniyor.

Domien aynı zamanda Londra Altın ve Gümüş Piyasası Birliği (LBMA) yönetim kurulu üyesi; bu kurum, küresel altın piyasasında fiilen standart belirleyicidir. O’Neill ise 2008’den beri HSBC’de çalışıyor ve Avrupa değerli metaller finansmanı alanında merkezi bir figür.

İnce detaylara bakıldığında, Tether’in sadece altın satın almakla kalmadığını, daha büyük bir hayali olduğunu fark ediyorsunuz.

Tamamıyla entegre bir endüstri zinciri kurmak

Eğer kendi kasalarını inşa edip fiziksel altın stoklamak, Tether’in “varlık tarafı”nda merkez bankalarına benzer ilk adımıysa, gerçek hayattaki altın endüstri zincirini kendi finansal haritasının bir parçası haline getirmek, onun asıl hayali.

Bu harita yaklaşık üç katmana ayrılabilir: tabanda altın madenleri ve lisanslar, ortada altın külçeleri, en üstte ise tokenleştirilmiş zincir üstü altın.

İlk olarak, en çok aşina olunan: XAUT, akıllı sözleşmelere yazılmış altın standardı. Tether Gold (XAU₮), Tether tarafından çıkarılan altın token’idir; her token, bir ons fiziksel altına karşılık gelir, İsviçre kasasında saklanır ve Londra Altın ve Gümüş Piyasası Birliği’nin (LBMA) “uygun teslim altını” standardına uygundur.

Resmi açıklamalara göre, XAU₮’nin arkasında yaklaşık 370.000’den fazla ons fiziksel altın bulunuyor; bu, 11 tonun üzerinde metal anlamına gelir ve tamamı İsviçre kasasında saklanıyor. Altın fiyatlarındaki büyük artışla birlikte, XAU₮’nin dolaşımdaki piyasa değeri 2.1 milyar doları aşmış durumda.

Bu, Tether’in iki katmanlı altın pozisyonu olduğunu gösteriyor:

Birinci katman, bilançosuna yazılan altın rezervleri; bu, aynı zamanda USDT’nin güvenilirliğini ve risklere karşı dayanıklılığını artırmak için kullanılabilir.

İkinci katman ise, XAU₮’nin arkasındaki rezervler; bu altın, zincir üstü finansal ürünlere dönüştürülerek yeniden yapılandırılmış durumda.

Örneğin, Tether, Alloy by Tether adlı açık finans platformunu piyasaya sürdü; kullanıcılar, XAUT’yi teminat göstererek yeni sentetik dolar stablecoin’i aUSDT’yi yaratabiliyorlar.

Ancak Tether, bununla yetinmiyor; altın endüstri zincirinde daha da ileri gitmek istiyor ve doğrudan üst akım altın lisans şirketlerine ortak oluyor, madenlerin gelecekteki altın üretimini de kendi varlık portföyüne katıyor.

Haziran 2025’te, Tether’in yatırım kolu Tether Investments, Kanada’da listelenen Elemental Altus Royalties şirketine ortak oldu. Bu şirket, altın ve değerli metallere lisans ve paydaşlık (royalties & streams) odaklı; üretim aşamasında veya yakın zamanda üretime geçecek birkaç maden hakkına sahip.

Açık kaynak bilgiler, Tether’in çeşitli anlaşmalar ve eklemelerle Elemental Altus’un yaklaşık üçte birinden fazlasını alabileceğini gösteriyor; böylece bu altın lisans şirketinin “çekirdek hissedarı” oluyor ve EMX Royalty ile birleşme sürecine yaklaşık 100 milyon dolar ek yatırımla destek veriyor.

Tether, sadece çıkarılmış altın külçelerini satın almakla kalmıyor, aynı zamanda yer altından çıkarılacak altın paylarını da kontrol altına almak istiyor.

Daha geniş bir perspektiften bakıldığında, Tether altın endüstri zinciriyle diyalog kuruyor. Financial Times’a göre, birçok altın madenciliği ve yatırım şirketiyle temas halinde; madencilik, rafine, ticaret ve lisans gelirleri gibi her aşamada sermaye yatırımı yapmayı planlıyor, kendi “altın endüstriyel matrisi”ni kurmayı hedefliyor.

Tether’in Terranova Resources gibi altın madenciliği yatırım araçlarıyla görüşmeler yaptığı da biliniyor; anlaşma sağlanamasa da, alınan sinyaller oldukça net:

Tether, sadece finansal yatırım yapmak istemiyor; altın endüstri zincirini sistematik olarak bütünleştirmeyi amaçlıyor.

Bu parçaları bir araya getirdiğinizde, Tether’in altındaki düzenlemenin “yukarıdan aşağı + aşağıdan yukarı” çift yönlü bir saldırı şeklinde olduğunu görebilirsiniz:

Yukarıdan aşağı, finansal ürünler tarafında başlıyor; XAU₮ ile küresel kullanıcıların altına olan talebini tokenleştirerek, “altın akış giriş noktası” kuruyor.

Aşağıdan yukarı ise, külçe rezervleri, maden lisansları ve potansiyel madencilik yatırımlarıyla, altın endüstri zincirinin varlık ve arz tarafını yatırım ve hisse yoluyla kontrol altına alıyor.

Altın inancının kaynağı nereden geliyor?

Görünüşte, Tether’in altına yatırım yapması, “altın FOMO’su ve merkez bankalarıyla birlikte güvenli varlık satın alma” olarak görülebilir.

Ancak, zaman çizelgesini uzatıp, üst düzey yöneticilerin son iki yıldaki açık ifadelerini ve varlık ayarlamalarını incelediğinizde, bunun daha net bir dünya görüşüne sahip bir varlık felsefesi olduğunu fark edersiniz:

Bitcoin ve altını kullanarak, “vatansız merkez bankası”nın bilançosuna çift ayaklı bir güvenlik temeli inşa etmek.

CEO Ardoino, birçok platformda, “Bitcoin’in dijital altın olduğu” söylemine pek sıcak bakmadığını, bunun yerine altını “doğal Bitcoin” (natural Bitcoin) olarak tanımlamayı tercih ettiğini söylüyor: Aynı derecede kıt, uzun süre test edilmiş, fiziksel dünyada var olan bir varlık ve dijital dünyada var olan bir başka varlık.

Eylül 2025’te Ardoino, “Dünya giderek karanlığa doğru ilerlerken, Tether kar amacı gütmeyen kârlarını Bitcoin, altın ve arazi gibi güvenli varlıklara yatırmaya devam edecek” dedi. Ona göre, Bitcoin ve altın “herhangi bir devlet parasından daha uzun yaşayacak” ve döngüleri aşan nihai değer taşıyıcılar olacak.

XAU₮ tanıtım videosunda söylendiği gibi, beş bin yıldır altın güç, istikrar ve hakikatin simgesi olmuştur; ağırlıkla ölçülür, sözle değil.

Bunun arkasında, Tether’in son iki yılda varlık tarafında yaptığı bir dizi hamle yatıyor:

Bir yanda, Tether’in her çeyrek açıkladığı denetim raporları, varlık rezervlerinin büyük ölçüde ABD Hazine tahvillerinde yoğunlaştığını gösteriyor; ABD tahvili stoku 120 milyar doların üzerinde, bu da onu küresel en büyük tek ABD tahvili sahibi yapıyor.

Diğer yanda, 2023’ten itibaren, Tether düzenli olarak karlarının bir kısmını “uzun vadeli değer pozisyonları” satın almaya ayırdığını açıkladı; ilk olarak Bitcoin, ardından altın. Amaç, USDT’ye 1:1 teminat sağlamak değil; şirketin toplam varlık ve yükümlülüklerinin “sert varlıklar” özelliğini güçlendirmek ve faiz, kredi ve jeopolitik risklere karşı dayanıklılığını artırmak.

Bu nedenle, Tether’in altına yatırım yapmasının birkaç net nedeni var:

Birincisi, en doğrudan şekilde, karları “hiçbir merkez bankasının fazla basamayacağı” bir şeye dönüştürmek.

Yüksek faiz ortamında, Tether büyük miktarda ABD Hazine tahviliyle yüz milyar doların üzerinde yıllık kar elde etti; 2025 itibarıyla karı 15 milyar doları aşacak. Ardoino, bu “faiz farkı ziyafeti”nin döngüsel olduğunu, egemen borçların ise yapısal olarak büyüdüğünü biliyor.

Geçen yıl boyunca, “değer kaybı işlemi” olarak adlandırılan, yatırımcıların egemen borçlar ve uzun vadeli para birimlerinin uzun vadeli değer kaybı endişeleriyle, varlıklarını yavaş yavaş devlet tahvillerinden ve fiat para birimlerinden altın gibi sert varlıklara kaydırdığını görüyoruz.

İkinci neden, dolar sisteminin aşırı risklerine karşı korunmak.

USDT’nin toplam hacmi, küçük ülkelerin para birleri ve bölgesel bankacılık sistemleriyle “aynı seviyeye” geldi; bu da Tether’i, olası bir senaryoda, ABD düzenleyicileri veya bankalar tarafından baskıya uğrayıp varlıklarının dondurulması veya sistemik risklerin ortaya çıkması halinde, pasif kalmaktan koruyacak bir strateji geliştirmeye zorluyor.

Altın, ne herhangi bir egemen güvene bağlıdır ne de geleneksel saklama sistemlerinden tamamen koparılabilir; bu yüzden Tether, Zürih ve Singapur’da kendi kasalarını kuruyor, İngiltere Bankası veya New York Fed gibi kurumlara altınlarını uzun yıllar bırakmıyor.

Üçüncü neden ise, RWA (Real World Asset) çağında, altın en kolay kabul gören off-chain varlık.

2025 ilk çeyrek raporunda, Tether, XAU₮’yi “piyasa değeri en büyük ve uyumluluğu en güçlü tokenleştirilmiş altın ürünlerinden biri” olarak tanımladı ve tüm tokenlerin, İsviçre kasasındaki altın külçeleriyle %100 fiziksel desteklendiğini vurguladı.

Bu, akıllıca bir döngü oluşturuyor:

Bir yanda, Tether, altın alımı ve Elemental Altus gibi lisans şirketlerine yatırım yaparak, altının spot ve uzun vadeli üretim pozisyonlarını kilitliyor; diğer yanda, bu altını “parçalayarak” zincir üstüne taşıyor ve küresel ticaret, DeFi teminatı ve ödemeler için kullanılabilir hale getiriyor.

İş açısından bakıldığında, bu, altın endüstri zincirinin nakit akışını ve değerlemesini yeniden “DeFi”leştiriyor.

Tether’in her varlık tahsisi adımı, adeta bir merkez bankası olmayı öğrenen bir şirket gibi görünüyor.

Sadece getiri peşinde değil, aynı zamanda kod sınırlarıyla çevrili, altın ve Bitcoin ile demirlenmiş yeni bir düzen inşa ediyor.

Gelecekte çok kutuplu bir para sistemine doğru ilerlenirse, “ABD Hazine tahvili + Bitcoin + Altın”, sadece bir varlık portföyü değil, bu “vatansız merkez bankası”nın döngüleri aşan bilançosu olacak.

XAUT1.35%
BTC-1.12%
View Original
This page may contain third-party content, which is provided for information purposes only (not representations/warranties) and should not be considered as an endorsement of its views by Gate, nor as financial or professional advice. See Disclaimer for details.
  • Reward
  • Comment
  • Repost
  • Share
Comment
0/400
No comments
  • Pin
Trade Crypto Anywhere Anytime
qrCode
Scan to download Gate App
Community
  • 简体中文
  • English
  • Tiếng Việt
  • 繁體中文
  • Español
  • Русский
  • Français (Afrique)
  • Português (Portugal)
  • Bahasa Indonesia
  • 日本語
  • بالعربية
  • Українська
  • Português (Brasil)