Son ekonomik analizler, Federal Rezerv'in 17 Eylül'de 25 baz puan faiz indirme olasılığının %90'a ulaştığını gösteriyor. Ancak, gerçek belirleyici faktör, 9 Eylül'de açıklanacak olan tarım dışı istihdam verilerinin revizyonu olabilir. Temmuz'da eklenen istihdam sayısı yalnızca 78 bin olarak belirlendi ve bu rakam, piyasaların indirim olasılığını %90'a çıkarmasına neden oldu. Ancak, revizyon, geçen yıl Eylül ayında olduğu gibi 800 binlik büyük bir aşağı revizyon olursa, hatta 50 baz puanlık bir faiz indirim miktarı bile yeterli olmayabilir.

Birçok otorite kuruluşunun son anket sonuçları, 110 ekonomist arasında 67'sinin Eylül ayında faiz indirimine gidileceğini öngördüğünü ve yıl içinde bir indirim daha olacağını düşündüğünü gösteriyor. Federal Rezerv (FED) yetkilisi Waller'in son konuşmalarında odak noktası enflasyondan "istihdam verilerinin gerçekçiliğine" kaymış durumda ve veriler güvenilir değilse, faiz indirim kararlarının da etkileneceğini ima ediyor.

Şu anda, küresel borç büyüklüğü 37 trilyon dolara ulaşmış durumda ve yıllık faiz ödemeleri 1.2 trilyon dolara kadar çıkıyor. Yüksek faiz oranları, maliyete ağır bir baskı yapıyor ve faiz indirimleri bu baskıyı hafifletmek için gerekli bir adım gibi görünüyor.

Yatırım stratejisi açısından bakıldığında, eğer faiz indirimleri gerçekleşirse, kısa vadeli tahviller, kredi tahvilleri ve mavi çipli hisseler ilk olarak fayda sağlayabilir. Buna karşılık, uzun vadeli tahviller ve küçük ölçekli hisselerin bir süre beklemesi gerekebilir.

Bu ekonomik gelişmeler, yalnızca geleneksel finans piyasalarını etkilemekle kalmıyor, aynı zamanda kripto para piyasasının da dikkatini çekiyor. Bitcoin, Ethereum ve Solana gibi ana dijital varlıkların vadeli işlemleri de dalgalanma gösterdi, yatırımcılar bu varlıkların potansiyel faiz indirimleri ortamında nasıl performans göstereceğini yakından takip ediyor.